Fazıl Say’dan Akşener’e mektup yazan Demirtaş’a destek: Bravo istemekte çok haklısın
Piyanist ve besteci Fazıl Say, DÜZGÜN Partisi Genel Başkanı Meral Akşener’in HDP ile ilgili açıklamalarının ardından Akşener’e mektup yazarak sorular soran HDP eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’a destek verdi.
Demirtaş’ın sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımı aktaran Say, “Bravo Demirtaş. Sormakta haklısın.”
Ne oldu?
Meral Akşener, önceki gün Habertürk’te katıldığı programda, CHP’nin HDP ile görüşmesi ve HDP’nin Millet İttifakı’na dahil edilmesi yönündeki çağrılara ilişkin şunları söyledi:
“Dün konuşulmayan bir konunun tartışılması bile sorun yaratıyorsa herkesin dikkatli olması gerekiyor. Defalarca iddia edildiği gibi o masada HDP yok. Mithat Hoca’nın dediğine göre onlar da itiraf etmiş. Zaman zaman HDP yöneticilerinden farklı söylemler geldi. O telaffuzların her biri bu ucube sistem yangınına odun atmak içindir dedim. Bu sağduyunun devam etmesi ve derinleşmesi gerekiyor. Bakanlık için alışveriş yapmak mümkün değil. Diyalog başka bir şey, CHP diyebilirim, sempati duyarım. ‘Senin oy oranın HDP’den farklı, vedalaşalım’ deselerdi o masadan kalkardık. Ben hileli işlere karşıyım, dürüstlük ve açıklıktan yanayım. CHP’nin HDP ile görüşebileceği açık. Ama onu bize asla getiremez.”
Demirtaş, Akşener’in açıklamalarının ardından yazdığı mektupta şu 4 soruyu sordu:
“Sayın Genel Lider, bu durumda açıkça sormalıyım:
1- HDP seçmeni olarak oyumu ister misiniz? Cumhurbaşkanlığı ve bakanlık koltuklarına benim oyumla oturacağınıza göre beni nasıl ikna etmeyi düşünüyorsunuz? Bu arada hatırlatmak isterim ki, Millet İttifakı belediye başkanlarının yerel seçimlerde kazanmasını sağlayan HDP oyları için ‘istemiyorum’ demediniz.
2- HDP bir bakanlık istemediği halde bazı arkadaşlar “HDP’ye bakanlık vermeyeceğiz” diyerek biz HDP seçmenlerini yaraladılar, ötekileştirdiler. Şimdi bu arkadaşlarınız HDP seçmeninin oylarıyla bakanlık koltuğuna oturmak için aday olsalar bizi ikna etmeniz gerekmez mi?
3- HDP’nin demokratik ilkeler dışında bir talebi olmadığını açıklamasına rağmen, “CHP HDP ile diyalog kurabilir ama taviz verilemez, talepleri masaya getirilemez” dediniz. Demokratikleşme taleplerini taviz olarak görüyor musunuz?
İktidara gelirseniz ve HDP’nin talepleri masanıza gelmezse bize hangi masayı önerirsiniz? Elli yıldır olduğu gibi bizi tekrar “terörle mücadele masasına” mı döndürmeyi düşünüyorsunuz?
4- Hem HDP hem de HDP seçmeni, orta eşitler düzeyinde, omuz hizasında yapılacak bir müzakere dışında, baskıcı, dayatmacı, egemen bakış açısıyla bir yaklaşımı asla kabul etmeyecektir.
Sorunlarımızın demokratik siyaset alanında, barışçıl bir şekilde, çağdaş bir dille konuşularak çözülmesinden başka bir yolu benimsemiyoruz. Önerdiğiniz başka bir sistem var mı?”
Akşener’in açıklamalarına tepki gösteren Say, şunları söyledi:
“Dinle Meral Akşener! Partinin de milyonlarca seçmeni var, HDP’nin de milyonlarca seçmeni var, partinizin seçmeninin talepleri var çünkü insan ve insan, bu doğal. HDP seçmeni de insan, o insanların da talepleri var çünkü onlar da insan ve insan” insandır, doğaldır, dünyada kimse ‘talepleri masaya gelmesin’ diyemez, insanlık dışı olur, siyasete aykırı olur! İyi anlayın, vazgeçin bu gidişattan. Türkiye’nin, gençliğin, geleceğin, birlik beraberliğin önüne bariyer koyan Kılıçdaroğlu yıllardır bu ikilemdedir bir yanda kurdun bir yanı kuzu ayıptır yapma bu ayrımı yap ittifakın önünü aç sonsuzluğun yolunu aç milletin için Bir talebin bile olmasın, aç kalbini, aç bu kadar! Yeter!” (HABER MERKEZİ)